grayscale photo of wooden bridge

Soykırım Suçu (TCK 76)

Türk Ceza Kanunu'nun 76. maddesi ve 09.12.1948 kabul tarihli Birleşmiş Milletler Soykırım Suçunun Önlenmesi Ve Cezalandırılması Sözleşmesi kapsamında soykırım suçu.

Av. Ahmet Sait Kendigelen

7/30/20254 min read

a barbed wire fence with red flowers on it
a barbed wire fence with red flowers on it

5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu Kapsamında Soykırım Suçu ve Uluslararası Hukuki Boyutu

1. Kavramsal Tanım: Soykırım Nedir?

Soykırım, belirli bir ulusal, etnik, ırksal veya dinsel grubun tümüyle ya da kısmen yok edilmesi amacıyla işlenen sistematik ve planlı eylemler bütünüdür. Bu suç, yalnızca fiziki imhayı değil; aynı zamanda grubun yaşam koşullarını sürdüremeyecek hale getirilmesini, doğumlara engel olunmasını ve çocukların zorla başka gruplara nakledilmesini de kapsayan çok boyutlu bir yok etme stratejisidir.

2. Soykırım Suçunun Türk Ceza Kanunu’ndaki Yeri

Türk hukuk sisteminde soykırım suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 76. maddesinde düzenlenmiştir. Maddeye göre, ulusal, etnik, ırksal veya dinsel bir grubun yok edilmesi amacına yönelik olarak aşağıdaki fiillerin işlenmesi hâlinde soykırım suçu oluşur:

  • Kasten öldürme,

  • Bedensel veya ruhsal bütünlüğe ağır zarar verme,

  • Yok oluşla sonuçlanacak koşullarda yaşama zorlanma,

  • Doğumlara engel olmaya yönelik tedbirler,

  • Çocukların başka gruba zorla nakli.

TCK m.76/2’ye göre bu suçun yaptırımı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıdır. Ancak mağdur sayısı kadar ceza uygulanması mümkündür (gerçek içtima). Madde ayrıca tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbirlerini öngörmekte ve suçun zamanaşımına tabi olmadığını açıkça belirtmektedir.

3. Örgütlü Soykırım Suçu

TCK m.78, soykırım suçunun örgütlü olarak işlenmesini ayrıca düzenlemekte ve bu durumda;

  • Örgüt kurma veya yönetme suçu için 10-15 yıl,

  • Örgüt üyeliği için 5-10 yıl hapis cezası öngörülmektedir.

Bu hükümlerle birlikte, yine zamanaşımı işlememekte ve tüzel kişiler açısından da yaptırım uygulanabilmektedir.

4. Soykırım Suçunun Unsurları

4.1. Maddi Unsur

Soykırım suçu, yukarıda belirtilen seçimlik hareketlerden birinin, grup mensuplarına karşı ve bir plan çerçevesinde sistematik olarak gerçekleştirilmesiyle oluşur. Fiillerin niteliği, grubun varlığını fiziksel, zihinsel veya biyolojik yönden tehdit edici boyutta olmalıdır.

4.2. Manevi Unsur

Soykırım suçu, özel kastla işlenebilen bir suçtur. Failin kastı, yalnızca bir gruba karşı eylem gerçekleştirme kastı değil, aynı zamanda bu grubu tümüyle ya da kısmen ortadan kaldırma maksadını taşımalıdır. Bu özel kast, suçun ayırt edici unsurudur.

5. Uluslararası Ceza Hukukunda Soykırım

Soykırımın uluslararası hukukta tanımlanması, ilk kez 1948 tarihli Birleşmiş Milletler Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi ile gerçekleşmiştir. Bu sözleşme, soykırımı ister savaş ister barış zamanında işlensin, devletler hukuku suçu olarak kabul etmektedir. Türkiye, 1950 yılında bu sözleşmeyi çekincesiz olarak kabul etmiştir.

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Statüsü’nün 6. maddesi de, Sözleşme’nin tanımını esas alarak soykırımı şu beş fiil çerçevesinde düzenlemiştir:

  1. Grup üyelerinin öldürülmesi,

  2. Bedensel ya da zihinsel ağır zarar verilmesi,

  3. Yok oluşa neden olacak yaşam koşullarına zorlanma,

  4. Doğumlara engel olunması,

  5. Çocukların başka gruplara zorla nakli.

Bu fiillerin yalnızca yukarıda sınırlı şekilde sayılmış dört gruba (ulusal, etnik, ırksal, dinsel) yönelmesi hâlinde suç oluşur. Bu yönüyle mağdur gruplar kapalı sayı (numerus clausus) prensibine tabidir.

6. Fail ve Mağdur

Soykırım suçunun faili herkes olabilir. Failin asker, sivil ya da mağdur gruba mensup olması sonucu etkilemez. Suçun işlenmesinde devlet organlarının veya yetkililerinin rolü olsa bile tüzel kişilik olarak devlet yargılanamaz; ancak bu kararlarda yer alan bireyler, şahsi sorumlulukları kapsamında yargılanabilir.

Mağdur ise yalnızca söz konusu dört gruptan birine mensup bireylerdir. Diğer herhangi bir sosyal, kültürel ya da siyasi gruba karşı benzer fiiller işlenmiş olsa dahi bu suç, soykırım kapsamında değerlendirilemez.

7. Takip Usulü ve Görevli Mahkeme

Soykırım suçu re’sen soruşturulan ve kovuşturulan bir suçtur. Suçun kovuşturulmasında görevli mahkeme ağır ceza mahkemesidir.

8. Zamanaşımı ve Hukuki Sonuçlar

Soykırım suçu zamanaşımına tabi değildir. Bu yönüyle mutlak kamu düzenini ilgilendiren ve insanlığa karşı işlenen en ağır suçlar arasında yer almaktadır. Ayrıca suçun örgütlü işlenmesi hâlinde failler hakkında daha ağır cezalar öngörülmüştür.

SON SÖZ

Son yıllarda Gazze ve Doğu Türkistan bölgelerinde sivillere yönelik sistematik, yaygın ve örgütlü nitelikteki saldırılar, uluslararası ceza hukuku bağlamında soykırım suçuna vücut verebilecek niteliktedir. Bu bölgelerde özellikle belli bir etnik ya da dinsel gruba mensup nüfusa karşı; yaşam koşullarını sürdürülemez hâle getirme, zorla yerinden etme, çocukları ailelerinden ayırma, doğumları engellemeye yönelik uygulamalar ile bedensel ve ruhsal bütünlüğe zarar veren fiillerin varlığına dair ciddi bulgular bulunmaktadır. Bu fiillerin, mağdur grupları tümüyle ya da kısmen ortadan kaldırma kastıyla işlendiği yönündeki deliller değerlendirildiğinde, söz konusu eylemlerin hem 1948 tarihli BM Soykırım Sözleşmesi hem de 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 76. maddesi çerçevesinde soykırım suçunun unsurlarını taşıdığı kanaatine varılabilir. Bu nedenle, bu tür fiillerin uluslararası ceza yargılamaları kapsamında bağımsız soruşturmalara konu edilmesi ve sorumluların cezalandırılması, uluslararası toplum açısından hukuki ve ahlaki bir yükümlülük teşkil etmektedir.